Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9048 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 43306 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 2 - 2007/199934MAHKEMESİ : Akşehir Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 31/05/2007NUMARASI : 2007/355SUÇ : HırsızlıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CMK’nun 231/6. maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- Tespit tarihinden sonraki bir yıllık dönemi kapsayan enerji tüketim föyü katılan kurumdan getirtilerek, suç tarihinden önceki ihtilaflı dönemdeki tüketim ile suç tarihinden sonraki ihtilafsız dönemdeki tüketim miktarları karşılaştırılarak, suç tarihinden sonra tüketimde bariz bir artma olup olmadığı tespit edilip, bariz bir artma var ise, bunun nedeni sanığa açıklattırılıp sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2- Kabule göre de;A-Tedaş işletme müdürlüğünün 24.06.2005 tarihli yazısında, köy devri abonesi olması nedeniyle sayacın mühürleme tutanağının bulunmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın eyleminin lehe olduğu kabul edilen 765 Sayılı TCK.nun 491/ilk. maddesinde belirtilen suçu oluşturacağı gözetilmeden, aynı kanunun 492/2. maddesi ile hüküm kurulması,B- Sanık müdafiinin 31.05.2007 tarihli celsedeki sanık lehine olan hükümlerin uygulanması talebinin, 647 Sayılı Kanunun 5. ve 6. maddelerinin taksitlendirme ve ertelemeye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını da kapsadığı ve cezanın ertelenmesi de açıkça talep edildiği halde, bu hususlarda olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.