Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 901 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 19703 - Esas Yıl 2016





Hırsızlığa teşebbüs suçundan suça sürüklenen çocuk ......’in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141/1, 143/1, 31/2 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 3 yıl denetim süresi belirlenmesine ilişkin Gaziantep 2. Çocuk Mahkemesinin 29/12/2011 tarihli ve 2010/603 esas, 2011/764 sayılı kararını müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hüküm açıklanarak 5237 sayılı Kanun’un 141/1, 143/1, 31/2 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Mahkemenin 17/09/2015 tarihli ve 2015/265 esas, 2015/826 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 02/11/2016 gün ve 2016/422 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/11/2016 gün ve 2016/388558 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;1- Dosya kapsamında bulunan adlî sicil kaydına göre, suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan ve suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,2- Suça sürüklenen çocuğun, müştekinin sokağa kilitlemek suretiyle park halinde bıraktığı motosikletini bulunduğu yerden çalmak istediği sırada fark edildiğini anlayarak yaya olarak kaçmaya başlaması şeklindeki eyleminin, 5237 sayılı Kanun'un 142/1-e maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek, aynı Kanun'un 141. maddesi gereğince uygulama yapılmasında,3- Suça sürüklenen çocuğun, olay tarihinde müştekiye ait motorsikleti çalmak isterken fark edildiğini anlayarak yaya olarak kaçmasından ibaret olan eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığı, cihetle sanık hakkında tayin olunan cezadan, 5237 sayılı Kanun’un 35. maddesi gereğince indirim yapılmamasında, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:1-Suça sürüklenen çocuğun sokak üzerine kilitsiz bir şekilde park edilen motosikleti çalması biçimindeki eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-e maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun'un 141/1. maddesi gereğince uygulama yapılması,2-Kolluk tutanağına göre, suça sürüklenen çocuğun müştekiye ait motosikleti çalmak isterken fark edilmesi üzerine kaçması ve verilen eşkal bilgileri üzerine başka bir yerde yakalandığının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında koşulları oluştuğu halde, TCK'nın 35. maddesinde düzenlenen teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,3-5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olup, suçu işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında belirlenen kısa süreli hapis cezasının, aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (GAZİANTEP) 2. Çocuk Mahkemesinden verilip kesinleşen 17/09/2015 tarih ve 2015/265 E.-2015/828 K. sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nın 142/1-e. maddesi uyarınca ve mahkemenin alt sınırdan hüküm kurmak yönündeki takdiri de gözetilerek hapis cezasının 2 yıl olarak belirlenmek suretiyle cezalandırılmasına, verilen cezanın TCK'nın 143. maddesi uyarınca 1/6 oranında arttırılarak 2 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi hususu da gözönünde bulundurularak, TCK'nın 35. maddesi gereğince, verilen cezada ¾ oranında indirim yapılarak 7 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, TCK'nın 31/2. maddesi gereğince, verilen cezada 1/2 oranında indirim yapılarak 3 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanun’un 62. maddesi uyarınca takdiren 1/6 oranında indirim ile cezanın 2 ay 27 gün hapis olarak belirlenmesine, hükmolunan 2 ay 27 gün hapis cezasının TCK'nın 50/1-a, 52/2. maddeleri uyarınca günlüğü takdire göre 20,00 TL'den hesaplanarak 1.740 TL adli para cezasına çevrilmesine, infazın bu miktar üzerinden yapılmasına, hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, 30.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.