Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8903 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 13798 - Esas Yıl 2005
Kumar oynatmak suçundan sanıklar İbrahim ve Cenk haklarındaki yargılama sonucunda 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 567/1. maddesindeki bir aydan altı aya kadar hafif hapis ve 250 Yeni Türk lirasından 500 Yeni Türk lirasına kadar hafif para cezası yaptırımının 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5349 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 3. maddesi ile değişik 5252 sayılı Ka-nun'un 7. maddesi gereğince eylemin müeyyidesinin idari para cezasına dönüştürülmesi nedeniyle, 765 sayılı Kanun'un 567/1. ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/1. maddeleri gereğince takdiren 30 gün olarak belirlenmesine, sanıklara verilen cezanın 5237 sayılı Kanun'un 52. maddesi gereğince 600 Yeni Türk Lirası idari para cezası ile ayrı ayrı cezalandır??lmalarına dair (B.... Sulh Ceza Mahkemesinin 23.06.2005 tarihli ve 2005/27 esas 2005/56 sayılı kararına yönelik sanık Cenk tarafından yapılan itirazın reddine dair Ç... Ağır Ceza Mahkemesinin 25.07.2005 tarihli ve 2005/507 müteferrik sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 16.11.2005 gün ve 47821 sayılı yazılı emre müsteniden dava dosyası C.Bassavcılığının 12.12.2005 gün ve 203224 sayılı ihbamamesiyle daireye gönderilmekle okundu;Mezkur ihbarnamede;Tüm dosya kapsamına göre 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 7. maddesinin başlığı, 5349 sayılı Kanunla "Hafif hapis ve hafif para cezalarının idari para cezasına dönüştürülmesi" olarak değiştirilerek aynı maddenin 1. fıkrasında, "Kanunlarda hafif hapis veya hafif para cezası olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmüştür." Hükmüne yer yerilmiş ise de sanığa isnat olunan kumar oynatmak sucunun 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nda düzenlenmediği 5237 sayılı Kanunda ise "kumar oynanması için yer ve imkan sağlamak" başlıklı 228. maddesinde düzenlendiği anlaşılmakla, mahkemesince 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi gereğince öncelikle lehe kanunun tespit edilerek, eylemin 5237 sayılı Kanunun 228. maddesi kapsamında kaldığı ve daha aleyhe olduğu düşünülürse, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 567/1. maddesi nazara alınmak suretiyle mahkemesince bir hüküm kurulması zorunlu olduğu ve 765 sayılı Kanunun 567/1. maddesi uyarınca suç tarihi itibariyle sanıklar hakkında 1 ay hafif hapis karşılığı olan 30 Yeni Türk lirası ile hafif para cezasının karşılığı olan 116 Yeni Türk lirası toplamı 146 Yeni Türk Lirası adli para cezasına hük-medilmesi gerektiği gözetilmeksizin.Kabule göre de,1-Sanıklara verilen cezanın 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 567/1. ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/1. maddeleri gereğince takdiren 30 gün olarak belirlenip, yine 5237 sayılı Kanun'un 52. maddesi uyarınca günlüğü 20 Yeni Türk Lirasından idari para cezasına çevrilerek 600 Yeni Türk Lirası idari para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiş ise de, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesinin 3. fıkrasında "Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." Şeklindeki düzenlemeye nazarın, lehe uygulama yapılırken kanunların bir bütün olarak ele alınıp değerlendirilmesi gerektiği, eski kanunun sanık lehine olan kısmı ile, yeni kanunun lehe olan taraflarını alıp üçüncü bir karma uygulama yapılamayacağının dikkate alınmaksızın,2-Sanıklara 765 sayılı Kanun'un 567/1. maddesinin uygulanması durumunda 146 Yeni Türk Lirası hafif para cezası verilmesi gerekmesi karşısında, sanığın aleyhine olacak şekilde 600 Yeni Türk Lirası idari para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, idari para cezasının lehe olduğu düşünülüyorsa sanığa verilecek olan idari para cezasının 146 Yeni Türk Lirasını geçemeyeceği gözetilmeksizin,Sulh Ceza Mahkemesince karar verilmesinde ve sanık Cenk tarafından yapılan itirazın bu yönlerden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yazılı emre atfen ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Sanıklar hakkında 12.01.2005 tarihinde işledikleri kumar oynatmak suçundan dolayı B... Sulh Ceza Mahkemesinin 23.06.2005 günlü: kararı ile mahkumiyet kararı verilmiş, sanık İbrahim yönünden bu karar kanun yollarına başvurulmayarak kesinleşmiş, sanık Cenk'in yaptığı itiraz ise Ç... Ağır Ceza Mahkemesinin 25.07.2005 gün ve 2005/507 müt. Sayılı kararı ile reddedilmiştir.Sanıklara atılı kumar oynatmak suçu 765 sayılı TCK'nun 567/1 .maddesinde, 5237 sayılı TCK'nun ise 228 maddesinde düzenlenmiştir.765 Sayılı TCK'nun 567/1. maddesinde öngörülen ceza ile 5237 sayılı TCK'nun 228. maddesinde öngörülen cezalar karşılaştırılarak 765 sayılı TCK'nun 567/1. maddesinin sanık lehine olduğunun kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.5252 sayılı TCK'nun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 5349 sayılı kanunla değişik 7. maddesinde:kanunlarda, "hafif hapis" veya "hafif para" cezası olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmüştük denilmektedir. Ayrıca, maddede bu dönüştürme işleminin [nasıl yapılacağı düzenlenmiştir. Bu düzenleme 765 sayılı TCK dışındaki ve 01.06.2005 tarihinden sonrada yürürlükte bulunan kanunlarda öngörülen hafif hapis veya hafif para cezalarına yöneliktir. Çünkü, 5252 sayılı yürürlük Yasası 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girdiğinde 765 sayılı TCK.nu yürürlükte bulunmamaktadır. 765 sayılı TCK.nunda "hafif hapis" veya "hafif para" cezaları olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmeden yasa yürürlükten kaldırılmıştır. Bu nedenle 765 Sayılı TCK'da düzenlenen eylemin 5237 sayılı TCK'nunda da düzenlenmesi halinde, lehe olan kanunun belirlenmesi için 765 sayılı TCK'nuna göre ceza tayin edilmesi gerekecektir. Bu şekilde, tayin edilecek cezanın lehe olduğunun belirlenmesi halinde hük-molunan sonuç "hafif hapis" ya da "hafif para" cezaları 5252 sayılı Yasanın 7. maddesi uyarınca idari para cezasına dönüştürülecektir.Sanıklara atılı kumar oynatmak suçundan dolayı lehe olduğu belirlenen 765 sayılı TCK.nun 567/1 .maddesinin uygulanması ile saptanan sonuç cezanın 5252 sayılı Kanunun 5349 sayılı Kanun ile değişik 7. maddesi uyarınca idari para cezasına dönüştürülmesi gerektiği, bu işlemin infaz aşamasında da yapılabileceği nazara alınarak idari para cezasına dönüştürme işlemi yapılmadan tayin olunan cezanın hafif hapis veya hafif para cezası olarak bırakılabileceği ve bu durumda tayin olunan cezanın temyizi kabil olacağı kabul edilmiştir.Açıklanan nedenlerle;1-Sanık Cenk hakkında B... Sulh Ceza mahkemesinden verilen 23.06.2005 gün ve 27/56 sayılı mahkumiyet kararı temyizi kabil bir karar olup, sanığın 07.07.2005 günlü itiraz dilekçesinin temyiz dilekçesi kabul edilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilmesi gerekirken, itirazı kabil kabul edilerek, itiraz mercii olan Ağır Ceza Mahkemesince yapılan inceleme sonucu verilen karar hukuki değerden yoksun olduğundan bu kararın kesinleşmediği, kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma talebinde bulunulmayacağı, 07.07.2005 günlü itiraz dilekçesinin 5271 sayılı CMK'nun 264. maddesi gereğince temyiz dilekçesi kabul edilerek, usulüne uygun şekilde Yargıtay'a gönderilmesi işleminin mahallinde yerine getirilmesi mümkün bulunduğundan sanık Cenk yönünden yerinde bulunmayan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE,2-Sanık İbrahim hakkında verilen ve kesinleşen B... Sulh Ceza Mahkemesinin 23.06.2005 gün ve 27/56 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma istemi yerinde bulunduğundan, B.... Sulh Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 23.06.2005 gün ve 27-56 sayılı kararın 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesinin 4. fıkrasının d bendi uyarınca (BOZULMASINA), sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nun 567/1. maddesi uyarınca ve 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanunun 2. maddesine 5335 sayılı Kanunla eklenen fıkra uyarınca 1 ay hafif hapis ve 116 YTL hafif para cezası ile cezalandırılmasına, tayin olunan hafif hapis cezasının beher günü 647 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince 1 YTL hesabı ile 30 YTL hafif para cezasına çevrilmesine, sanığın neticeten 146 YTL hafif para cezasi ile tecziyesine, 5252 sayılı Kanunun 5349 sayılı Kanunla değişik 7. maddesi uyarınca, tayin olunan sonuç cezanın 146 YTL idari para cezasına çevrilmesine, infazın bu miktar üzerinden yapılmasına, 02.05.2006* gününde oybirliğiyle karar verildi.