Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8600 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 26143 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 4 - 2008/180705MAHKEMESİ : Akdağmadeni Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 12/02/2008NUMARASI : 2007/132 (E) ve 2008/23 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, 1-Tanıklar A.. D..i ve M... Ö.. sanıkların müştekiye hakaret ettiklerini duyduklarını beyan etmelerine karşın, diğer tanıklar R.. T.., S.. S.. M..G.., M..t A.. Y.. B..'ın olay esnasında hakaret duymadıkları yönündeki anlatımları karşısında; tanık anlatımları arasındaki çelişkinin giderilmesi, giderilemediği taktirde hangi anlatımın/anlatımların neden üstün tutulduğu yöntemince irdelenip açıklanarak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Sanıkların aşamalarda üzerlerine atılı hakaret suçunu işlemedikleri yolundaki savunmaları karşısında, müştekinin iddiasının doğruluğunun araştırılması bakımından 07.07.2007 tarihli dilekçelerinde adları geçen ve yargılama konusu olayı gördüklerini belirttikleri, A.. B.. ve Y.. Y... ile müştekinin soruşturma aşamasında ifadesinde olay esnasında orada bulunduğunu belirttiği Y.. A... tanık sıfatı ile dinlenilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezas??nın seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK.nun 125/1. maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 4- Kabule göre de; a) Sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK'nun 125/3-a, 125/4. maddeleri uyarınca belirlenen 1 yıl 2 ay hapis cezası aynı kanunun 62. maddesi uyarınca indirilirken 11 ay 20 gün yerine 11 ay 24 gün şeklinde hesaplanarak sonuç olarak fazla ceza tayini, b) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi, adli sicil kaydına göre suç tarihi itibarıyla sabıkasız oldukları anlaşılan sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı da değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, sanıklar hakkında “sanıkların müştekinin uğramış olduğu zararı gidermemiş oldukları görülerek” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, c) 5237 sayılı TCK'nun 63. maddesi uyarınca yanlızca mahsup kararı verilmesi gerekirken sanıkların gözaltında geçirdikleri 1 günlük sürenin cezalarından indirilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 18/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.