Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8465 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 23334 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 6 - 2010/58352MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 04/06/2009NUMARASI : 2008/336 (E) ve 2009/562 (K)SUÇ : Karşılıksız Yararlanma Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I- Sanık S.. G..'in aşamalarda hırsızlık suçunu işlemediğini, tamir edilmesi için aracın işyerine getirildiğini savunması ve 20/10/2007 tarihli tutanakta suça konu aracın sanık S.. G..'in işyerine bırakıldığına dair ihbar geldiğinin belirtildiği, bu ihbarı doğrular nitelikte diğer sanık C.. G.. ve Z.. G.. tarafından suça konu aracın sanık S.. G..'in işyerine bırakıldığını belirttikleri, ihbar üzerine 17/10/2006 tarihinde çalınan aracın sanık S.. G..'in işyerinde 20/10/2007 tarihinde ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, sanık S.. G..'in yüklenen suçtan cezalandırılmasına yeterli, her türlü şüpheden uzak, somut ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yerinde olmayan gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi, II- Sanık C.. G..'in savunmasında, aracın B.. A..'a ait olduğunu belirtmesi karşısında adı geçenin tanıklığına başvurulduktan, sanık C.. G..'in temyiz dilekçesinde B.. A..'un suça konu aracın kendisine ait olduğuna dair dilekçe gönderdiğini ifade ettiği Doğubeyazıt 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2007/411 Esas sayılı dava dosyası incelendikten sonra sanık C.. G..'in hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, suç tarihinden 2 yıl 2 ay 12 gün sonra sanık C.. G..'in fotoğrafları gösterildiğinde “çok benziyor” diyen tanık S.. Y..'ın ifadesine itibar edilerek eksik kovuşturmayla yazılı biçimde sanık C.. G..'in mahkumiyetine karar verilmesi,III- Kabule göre de;1- Müşteki S.. D..'a karşı işlenen hırsızlık suçunda, “doğrudan doğruya zarar gören” konumunda bulunmayan GENERALI A.Ş.nin davaya katılmasına karar verilerek, şirket yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi, 2- 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, 3- Hapis cezasıyla mahkum olan sanıkların 5237 sayılı TCK.nun 53/1. fıkrasında belirtilen tüm hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi, 4- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5271 Sayılı CMK.nun 326/2. maddesi uyarınca sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin sanıklardan ayrı ayrı alınmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden zincirleme olarak tahsiline karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.