Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8022 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5888 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 2 - 2010/34301MAHKEMESİ : Kars Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 19/12/2006NUMARASI : 2006/362SUÇ : Kendiliğinden hak almaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CMK’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- Hükümde sanığın eylemini alacağını tahsil amacıyla mı, yoksa alacağını alamamanın verdiği tahrikle mi gerçekleştirdiği tartışılıp sanığın eyleminin kasten yaralama mı kendiliğinden hak alma suçu mu olduğu belirlenip bundan sonra denetime olanak verecek şekilde lehe olan yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kabule göre de; sanığın eyleminin kendiliğinden hak alma suçunu oluşturması halinde 765 sayılı TCK.nun 308/2, 61 maddesi ile 5237 sayılı TCK.nun 86/2. maddesinde öngörülen cezalar karşılaştırılarak lehe olan kanuna göre hüküm kurulması, sanığın eyleminin tahrik altında kasten yaralama suçunu oluşturduğunun kabulü halinde ise 765 sayılı TCK.nun 456/4, 51 . maddeleri ile 5237 sayılı TCK.nun 86/2, 29 maddelerinde öngörülen cezalar karşılaştırılarak lehe olan kanuna göre hüküm kurulması, gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,2- 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 253 ve 254. maddeleri uyarınca usulüne uygun uzlaştırma işlemi yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,3- Sanık hakkında 765 sayılı TCK.nun 456/4 maddesinin uygulanabilmesi için ek savunma hakkı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 226/3 maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 16/03/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.