Tebliğname No : 2 - 2009/99746MAHKEMESİ : Çeşme Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/01/2009NUMARASI : 2008/281 (E) ve 2009/11 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I- Sanığın, davaya konu üzerine atılı ifadelerin yer aldığı dilekçeleri, yakınan tarafından kendisi hakkında açılan manevi tazminat davası sırasında ilgili mahkemeye sunduğu, ifadelerin, tazminat davasının davacısı konumundaki yakınana yönelik olduğu, dilekçelerin konusunun sanığın, yakınan hakkında baroya yapmış olduğu şikayetin haksız olmadığını ortaya koyma amacı taşıdığı ve dava sebebiyle ilgili olduğu, bu itibarla sanığın ifadelerinin 5237 sayılı TCK'nın 128. maddesine göre iddia ve savunma hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, II- Kabule göre de; 1- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK .nun 125/1 maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2- Hükümden önce 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa'nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231.maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7.maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 15/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.