Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7902 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27235 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2009/92737MAHKEMESİ : Aydın 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/11/2008NUMARASI : 2008/441 (E) ve 2008/795 (K)SUÇ : Hakaret Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; I- Sanığın olay günü nişanlısı tanık N..Ç..’ ın kullandığı araçta bulunması, N..l’ ın hatalı araç kullanımı sonucu polis memuru olan katılanın yönetimindeki resmi aracı trafik kazası tehlikesine maruz bırakması, buna öfkelenen katılanın sanığın bulunduğu araca doğru, “arabayı insan gibi kullansanıza lan” diye bağırması, sanığın aracı bayanın kullandığını söylemesine rağmen “bayansa bayan kullanmasını bilsin” diyerek öfkeli tavrını sürdürmesi, nişanlısının yanında haksız tavırlara maruz kalan sanığın duyduğu öfkenin etkisi ile katılana “hayvan herif git işine” diyerek hakaret etmesi şeklinde gerçekleştiği kabul edilen eylemde, hakaret eyleminin görev ile ilişkilendirilemeyeceği 5237 sayılı TCK’ nun 125/1. Maddesindeki basit hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden sanığın hakaret suçunu kamu görevlisine görevinden dolayı işlediği kabul edilerek anılan yasanın 125/3-a maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi, II- Kabule göre de; 1- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK.nun 125/1 maddesinde, hapis ve adli para cezası biçimindeki seçenekli yaptırım aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçenin gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2- Suç için, yasada, kısa süreli özgürlüğü bağlayıcı ceza (hapis cezası) ve para cezası seçenekli olarak öngörülmüş olup da, mahkemece özgürlüğü bağlayıcı cezaya (hapis cezasına) hükmedilmişse, bu ceza artık adli para cezasına çevrilemez (Yeni TCY.m.50/2). Bu durumda, yasada yalnızca adli para cezasına çevrilemeyeceği belirtildiği için, önlemlere çevrilebilir.TCY.nın 125/3-a maddesindeki suç tanımında hapis cezası ile adli para cezası seçenekli olarak öngörülmüştür. Mahkemece hapis cezasına hükmedilmesine karşın, bu cezanın artık adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeden, hapis cezasının adli para cezasına dönüştürülmesi suretiyle aynı Yasa’nın 50/2.maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 11.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.