Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7791 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 28381 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- 5237 sayılı TCK’nın 50/1-f maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımın süresinin, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan sonuç hapis cezanın yarısı ile bir katına kadar olan bir süre olduğu ve bir katından da hükmolunan sonuç hapis cezasının kendisinin anlaşılması gerektiği gözetilerek, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 145, 35, 31/3 maddeleri uyarınca 2 ay 10 gün hapis cezası belirlendiği halde, seçenek yaptırımın süresinin hükmolunan hapis cezasının bir katını aşacak şekilde belirlenmesi, 2- 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4.maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK'nın 50/6.maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK'nın 50/6.maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır. Bu itibarla kısa süreli hapis cezalarından çevrilen seçenek tedbirlerin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasının 8 nolu bendinde bulunan " 3 ay süre ile" ibaresinin çıkartılarak yerine "2 ay 10 gün süre ile" ibaresinin eklenmesine; yine "Suça sürüklenen çoçuğun 5237 sayılı TCK'nın 50/6.maddesi gereğince hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi hâlinde, hükmü veren mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceğinin ve bu kararın derhâl infaz edileceğinin ihtarına" ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkartılmasına karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.