Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7768 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29892 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, konut dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık müdafii Av. ... ...’ ın 22.05.2009 tarihinde mahkemeye müdafilikten çekilme dilekçesi verdiği, müdafilikten çekilme dilekçesi sanığa tebliğ edilmeden 21.07.2009 tarihli hükmün önceden müdafilikten çekilme dilekçesi veren Av. ... ...’ a tebliğ edildiği aynı tarihte adı geçen müdafii tarafından mahkemeye, “vekillikten çekildiği bu nedenle sanığa tebliğ için iade edildiği, bunun üzerine sanığın kovuşturma evresinde bildirdiği adresine gönderilen tebligatın bila tebliğ iade edildiği bunun üzerine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 25. maddesine göre gerekçeli karar ile çekilme dilekçesinin tebliğinin yapıldığı ancak daha önce bu adrese yapılan bir tebliğinde bulunmaması karşısında sanığa anılan kanunun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu, sanık müdafiinin 07.06.2012 tarihli dilekçe ile eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunması üzerine mahkemenin 18.06.2012 tarihli ek kararı ile sanığın eski hale getirme talebinin reddine karar verildiği bu kararın ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.06.2012 tarihli karar ile Yargıtaya gönderilmek üzere iadesine karar verildiği anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK’ nun 42. maddesinin 1. fıkrasında, “süresi içinde usul işlemi yapılsaydı esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce ve öncelikle karar verilmesi gerektiğinden mahkemenin 18.06.2012 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenmekle, sanığa Tebligat Kanununun 35. maddeye göre yapılan tebliğin usulsüz olduğu ve sanık müdafiinin öğrenme üzerine 07.06.2012 tarihinde yaptığı temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenmekle eski hale getirme isteminin kabulüne karar verilerek yapılan temyiz incelemesinde;1-) Sanık hakkında hırsızlığa teşebbüs suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,2-) Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; Sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK’ nın 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanık hakkında daha önce kesinleşmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların olması, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel oluşturmadığı, dolayısıyla 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (a) bendinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı maddenin (c). bendinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilerek, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “…takdiren...” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeye dayanılarak sanık hakkında yakınanlara yönelik konut dokunulmazlığını bozma suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.