Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7736 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27054 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2009/117453MAHKEMESİ : Erzincan 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 03/02/2009NUMARASI : 2008/595 (E) ve 2009/51 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCY.nın 125/1. maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2- Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CYY.nın 231.maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, 765 sayılı TCY'nın 95/2. maddesine göre ''cürüm ile mahkum olan kimse hüküm tarihinden itibaren 5 sene içinde işlediği diğer bir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmazsa, cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılır'' şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve erteli olan Üzümlü Asliye Ceza Mahkemesince verilen 08/11/2001 gün ve 142-157 sayılı önceki mahkumiyetin suç tarihi itibariyle ortadan kalktığı, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CYY’nın 231/6-a. maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı yasanın 231/6-c. maddesinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, somut olayda yakınanın tazminat istemi bulunmadığı gibi, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen hakaret suçundan doğan ve hakimin basit bir araştırma ile saptayabileceği herhangi bir maddi zararın da belirlenmediği gözetilerek, sanık hakkında 5271 sayılı CYY.nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b). bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “Sanığın katılanın zararını karşılamadığı ve daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.