MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;Doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanıkların temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanıkların, temyiz dışı sanıklar ile beraber olay, yakalama ve teslim tutanağına göre saat 20.00 de suça konu kabloları el arabasından indirirken görülmeleri üzerine kovalamaca sonucu yakalandıkları olayda, yüklenen suçların geceleyin işlendiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık suçundan belirlenen cezada TCK'nın 143/1. maddesiyle arttırım yapılması, işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan da TCK'nın 116/4. maddesiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,2-Oluş ve dosya içeriğine göre, sanıkların, yakalandıklarında, hırsızlık yaptıkları fabrikanın yerini kolluk görevlilerine göstererek çaldıkları 300 kg. bakır kablonun müştekiye iadesini sağladıklarının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında TCK'nın 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma koşullarının oluştuğunun gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 21/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.