Hırsızlık suçundan sanık ...'un 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 168/1 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 51. maddesi uyarınca hapis cezasının ertelenmesine ve 53/1. maddesinin a,d ve e bentlerinde sayılan haklardan yoksun bırakılmasına dair Antalya 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2016 tarihli ve 2015/246 esas, 2016/39 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/11/2016 gün ve 94660652-105-07-10486-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/11/2016 gün ve 2016/386644 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre;1- 5237 sayılı Kanun'un 53/4. maddesinde yer alan "Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı Kanun'un 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesinde,2- Adı geçen sanık hakkında daha önceden adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kayıt bulunduğundan bahisle “kanunen” hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kayıt kasıtlı bir suçtan mahkumiyet sayılmayacağından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel olmayacağı gibi, suç tarihinin 05/02/2014 olması karşısında, suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki düzenlemenin de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun maddi ceza hukukuna ilişkin sonuçlar doğuran karma bir yapıya sahip olması karşısında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi uyarınca sanık aleyhine uygulanamayacağı cihetle, müştekinin zararının giderilmiş olması ve sanık hakkında mahkemesince olumlu kanaat kullanılarak cezanın ertelenmiş olması karşısında öncelikle daha lehe olan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:1- (2) no’lu kanun yararına bozma talebine yönelik yapılan incelemede; Dosya kapsamına göre mahkemesince “Sanığın daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinden yararlandırılması nedeni ile hakkında CMK’nın 231. madde hükümlerinin uygulanmasına kanunen yer olmadığına” karar verilmiş ve sanığa atılı ikinci suçun 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 72. maddesi ile değişik CMK'nın 231/8. maddesi yürürlüğe girmeden önce işlenmesi nedeniyle ikinci kez hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel olmayacağı gözetilmemiş ise de, hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağına dair kararın takdir hakkının kullanılması kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden, (ANTALYA) 18. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 21.01.2016 gün ve 2015/246 E., 2016/39 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 2- (1) no’lu kanun yararına bozma talebine yönelik yapılan incelemede; 5237 sayılı Kanun'un 53/4. maddesinde yer alan "Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı Kanun'un 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi, nedeniyle (ANTALYA) 18. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 21.01.2016 gün ve 2015/246 E., 2016/39 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; hırsızlık suçundan kurulan hükümden, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın ÇIKARILMASINA, hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, 25.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.