Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7280 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 42327 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 2 - 2008/11504MAHKEMESİ : Malatya 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/10/2007NUMARASI : 2007/809SUÇ : HırsızlıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosyadaki adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK' nun 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları uyarınca hükmolunan hapis cezasının mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirileceğinin ve mükerir hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmemesi ve adli sicil kaydındaki 15 ay ağır hapis cezasına esas ilamın 5237 sayılı TCK' nun 51. maddesi gereğince ertelemeye engel olduğunun gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CMK.nun 231/6. maddesinin (a) bendinde yazılı "kasıtlı bir suçtan mahkum olmama" koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Katılan kurum görevlileri tarafından düzenlenen 22.01.2007 tarihli kaçak elektrik tesbit tutanağında, “harici hat çekmek suretiyle” kaçak elektrik kullanıldığının belirtilmesi, sanığın atılı suçlamayı kabul etmeyerek, soruşturma evresinde 2006 yılı Ağustos ayında işyerini başka bir yere taşıdığını, 2007 yılının Ocak ayında tekrar tutanaktaki işyerine döndüğünü, sayaç bağlantılarını kontrol etmediğini, koğuşturma evresinde ise Ö.L. Şirketinin kendisine ait olduğunu ancak kardeşi ve yeğenleri tarafından çalıştırıldığını savunması karşısında; tutanağa konu şirketin belirtilen adreste hangi tarihlerde faaliyet gösterdiği, fiilen sanık tarafından işletilip işletilmediği, mesul müdürü olup olmadığı kolluk araştırması yaptırılarak gerekirse işyerine ait ruhsat ve belgeler getirtilerek ayrıca sanığın savunmasında adı geçen kardeşi ve yeğenlerinin açık kimlikleri sanıktan sorulup tesbit edilerek tanık sıfatıyla bilgilerine başvurulup, tüm kanıtların birlikte değerlendirilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 07.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.