Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7222 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 24554 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 4 - 2009/155808MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 04/03/2008NUMARASI : 2007/472 (E) ve 2008/76 (K)SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde; 5271 sayılı CMK’nun 225/1 maddesinde, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğunun belirtilmiş olması karşısında, sanık hakkında kasten yaralama suçundan açılmış bir dava bulunmadığı, iddianamede suçun adı ve temas ettiği maddelerinin yazılması yeterli olmayıp olayın ve eylemin, suçun yasal unsurlarını da içerecek biçimde açıklanması gerektiği gözetilmeden iddianamede yer almayan kasten yaralama eylemi dolayısıyla mahkumiyet hükmü kurulması, 2-) Sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; Sanığın katılanları tehdit edip, hakarette bulunduğuna dair katılanların soyut iddiası dışında mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, II- Kabule göre de; 1) Adli sicil kaydında birden fazla suçtan verilen hüküm bulunan sanık hakkında tayin olunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108.maddesinin 2.bendine göre “ tekerrür nedeniyle koşullu salıverilme süresine eklenecek miktar tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz ” düzenlemesi gözetilerek hangi mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alındığının kararda açıkça belirtilmemesi, 2) 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesi uyarınca sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, cezanın infazından sonra “2 yıl” denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilerek infazın kısıtlanması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 04.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.