Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7122 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 26912 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2009/32731MAHKEMESİ : Akçakale Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/10/2008NUMARASI : 2007/57 (E) ve 2008/81 (K)SUÇ : Hakaret, kasten yaralama Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen düşme kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yargılama sırasında müştekilerin şikayetten vazgeçmesini kabul eden sanığın şikayetten vazgeçme nedeniyle verilen düşme kararını temyizde hukuki yararı bulunmadığından sanığın temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, II-Sanık hakkında hakaret uçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak ; 1-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK .nun 125/1 maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2-Tekekküre esas alınan Akçakale Sulh Ceza Mahkemesinin 14.05.2007 tarih ve 2006/153 esas, 2007/53karar sayılı ilamın kesinleşme tarihinin suç tarihinden sonra olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, 3-Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın; aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan koşullu salıvermeye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi, 4- Sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanığın adli sicil kaydındaki Akçakale Sulh Ceza Mahkemesinin 14.05.2007 tarih ve 2006/153 esas, 2007/53karar sayılı ilamın kesinleşme tarihinin suç tarihinden sonra olduğu bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmediği , diğer ilamların ise silinme koşullarının oluştuğu dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’ nun 231/6-a maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı yasanın 231/6-c maddesinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen hakaret suçundan kaynaklanan maddi zararın bulunmaması nedeniyle,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’ nun 231. maddesinin 6. fıkrasının a ve c bentlerinde gösterilen nesnel (objektif) koşulların gerçekleştiği gözetilerek; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. Fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “Sanığın daha önce kasıtlı suçtan mahkum olduğu ve sabıkasının silinme şartları oluşmadığı ” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 04.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.