MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- 21.02.2012 tarihinde kolluk görevlilerince düzenlenen tutanak içeriğine göre katılanın sanığı fotoğraf üzerinden teşhis ettiği, sanığın kovuşturma evresinde alınan ifadesinde İstanbul iline hiç gitmediğini, kardeşinin nüfus cüzdanını kullandığını, bu nedenle hakkında davaların açıldığı ve kardeşinin bu davalarda kendisine ait nüfus cüzdanını kullandığını ikrar ettiğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, öncelikle sanık ile katılan yüzleştirilerek olay günü gördüğü kişinin sanık olup olmadığının hiç bir tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespit edilip gerekmesi halinde sanığın teşhise uygun fotoğrafları çektirilerek dosya içerisinde bulunan kamera görüntülerindeki kişinin sanık olup olmadığına ilişkin bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,2- Kabule göre de;a) Müştekinin aşamalarda alınan ifadelerine göre, sanığın müştekinin bulunduğu iş yerine gelerek müştekinin masasının üzerinde bulunan cep telefonunu çalması şeklinde gerçekleşen olayda, sanığın eyleminin TCK'nın 142/1-b. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, aynı Kanun'un 141/1. maddesi ile uygulama yapılması,b) Gerekçeli karar başlığında 15/12/2011 olan suç tarihinin, 15/11/2011 olarak yanlış yazılması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 24.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.