Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7037 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 26826 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 4 - 2008/235859MAHKEMESİ : Bilecik Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 22/07/2008NUMARASI : 2008/213 (E) ve 2008/273 (K)SUÇ : Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCY.nın 125/1 maddesinde, hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2- Hakaret suçunun alenen işlenmesi nedeniyle uygulanan 5237 sayılı TCY.nın 125.maddesinin 4.fıkrasının, zincirleme suç hükümlerini düzenleyen aynı Yasanın 43.maddesinden önce uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle TCY.nın 61.maddesine aykırı davranılması, 3- Suç tarihi itibarıyla adli sicil kaydında yer alan önceki mahkumiyetin silinme koşulları gerçekleşen sanık hakkında, 5271 Sayılı CYY.nın 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “sabıkalı olması” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 03/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.