MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Suça sürüklenen çocuk hakkında Adli Tıp Kurumu... Şube Müdürlüğünden alınan doktor raporunda, işlendiği iddia edilen hırsızlık suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilecek, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğunun belirtilmesine karşın, Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik'in 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca alınan sosyal inceleme raporunda, ".... İşlediği iddia edilen fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunmadığı..." nın belirtilmesi karşısında, her iki rapor arasında oluşan çelişkinin giderilmesi bakımından TCK'nın 31/2. maddesi uyarınca ...Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesi veya Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden suça sürüklenen çocuğun suç tarihi itibariyle üzerine atılı hırsızlık fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinde önemli derecede azalma olup olmadığı konusunda rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2-Suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 12-15 yaş aralığında olduğu gözetilmeden TCK'nın 141/1 ve 143. maddeleri uyarınca belirlenen 1 yıl 3 ay hapis cezasından aynı Kanun'un 31/2. maddesine göre yarı oranında indirim yapılması yerine 31/3 maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmolunması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 11.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.