Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5804 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17203 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Yakınanın, motorsikletini direksiyon kilidinden kilitleyerek parkettiğini bildirmesi karşısında; suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu gözetilmeden eylemin nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı yasanın 141/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;5320 sayılı Yasanın 13/1. maddesinde, CMK gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının istemi üzerine baro tarafından görevlendirilen müdafii ve vekile ücret ödeneceği, bu ücretin yargılama giderlerinden sayılacağı, CMK'nın 324. maddesinde yargılama giderlerinin neleri kapsayacağı ve aynı Yasanın 325 maddesinde de, bütün yargılama giderlerinin cezaya ya da güvenlik tedbirine mahkum edilen sanığa yükleneceğinin düzenlenmiş olmasına karşın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c maddesinde, her sanığın kendi kendini savunmaktan başka, kendisinin seçeceği ya da mali olanaklardan yoksun bulunuyor ve adaletin selameti gerektiriyorsa, mahkemece görevlendirilecek bir avukatın para ödemeksizin yardımından yararlanma hakkına da sahip olduğu belirtilmiş ve Anayasanın 90. maddesinin son fıkrasında usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş uluslararası sözleşmelerin yasa gücünde olduğu, anayasaya aykırılıklarının ileri sürülemeyeceği ve temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası sözleşmelerle yasaların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda uluslararası sözleşme hükümlerinin esas alınacağı belirtilmiştir. Anılan maddeye göre, Hakim, uyuşmazlıklarda, temel hak ve özgürlükleri düzenleyen ulusal yasalarla, uluslararası sözleşmelerin çelişmesi durumunda şüphesiz ki uluslararası sözleşme hükümlerine göre hareket etme durumundadır. Bu açıklamalar ışığında; CMK'nın 150/2. maddesi uyarınca, Baroya yazı yazılarak 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali geliri bulunmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olduğunun gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; bu aykırılığın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hükmün 10. bendinde yer alan "274 TL müdafii ücreti" yazılı bölümün hüküm fıkrasından çıkartılarak, "yargılama gideri olan 30 TL'nin suça sürüklenen çocuktan tahsiline" karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.