Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5748 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 26023 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Suça sürüklenen çocuğun, mağdura ait işyerinin içinden telefon kontörü çalması biçimindeki eyleminin, TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanun’un 141/1 maddesi ile hüküm kurulması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;TCK’nın 50/3.maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkûm olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4. maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.Her ne kadar TCK’nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında TCK’nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin suça sürüklenen çocuğa ihtarına, (ihtar edilemedi)” ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkartılmasına karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.