Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5597 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 24971 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, uygulama maddesi 5237 sayılı TCK'nın 142/2-e olarak gösterilmiş ise de, mahkemece sanık hakkında temel cezanın 2 yıl olarak belirlendiği, aynı Kanun'un 142/2-e maddesinde bilişim suretiyle hırsızlık suçunun düzenlendiği, suç tarihinde yaptırım olarak belirlenen hapis cezasının alt sınırının 3 yıl olduğu, yine sanık hakkında düzenlenen iddianamede suç adının "kullanımı gereği açıkta bırakılmış otodan hırsızlığa teşebbüs" olarak belirtildiği ve tüm dosya kapsamı birlikte dikkate alındığında mahkemece uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-e maddesi olarak gösterilmesi gerekirken yazım hatası sonucunda 142/2-e olarak gösterildiği belirlenerek yapılan incelemede; Müştekinin yargılama aşamasında alınan beyanında, aracını kapılarını kilitleyerek park ettiğini belirttiğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun'un 142/1-e maddesi gereğince uygulama yapılması, her iki fıkradaki ceza sürelerinin aynı olması nedeniyle sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/519 E ve 2010/497 K sayılı ilamında birden fazla suçtan verilmiş cezalar olduğu gözetilerek, bu cezalardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, ilamın tamamının tekerrüre esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi uyarınca sanık hakkında tayin olunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken, infaza yönelik olduğundan kazanılmış hakka konu olmayan 5275 sayılı Kanun'un 108/4. maddesi uyarınca infazdan sonra uygulanmak üzere denetimli serbestlik tedbirine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; "sanık hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/519 E ve 2010/497 K sayılı ilamındaki hırsızlık suçundan verilen cezanın tekerrüre esas alınarak sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve infazdan sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" karar verilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.