Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5450 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 25831 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 2 - 2008/192704MAHKEMESİ : Alanya 2. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/02/2008NUMARASI : 2007/738 (E) ve 2008/192 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Hakaret suçunun icra dairesi kaleminde işlenmesi sebebiyle aleniyet ögesi gerçekleştiği halde TCK.nun 125/4 maddesi uygulanmamak suretiyle eksik ceza belirlenmesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir. Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK.nun 125/1 maddesinde, hapis ve adli para cezası biçimindeki seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığı halde, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, yasada öngörülen seçenekli yaptırımlardan, adli para cezasının değil de hapis cezasının seçilmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeyip, sırf hapis cezasının neden alt sınırdan tayin edildiğine ilişkin gerekçe gösterilmesi, 2-TCK.nun 125/3-a maddesinde seçimlik olarak düzenlenen cezalardan hapis cezası tercih edilmesine karşın, TCK.nun 50/2 maddesine aykırı olarak hapis cezasının adli para cezasına dönüştürülmesi, 3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas- 2009/13 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde katılanın yüklenen hakaret suçu sebebiyle uğradığı bir zarar bulunmadığı gibi herhangi bir tazminat isteminin de bulunmadığı ve adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında, 5271 Sayılı CYY.nın 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “sanığın ,yakınanın maddi ve manevi zararlarını karşılamadığı” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık K.. K..'un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA) 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 18/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.