Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5393 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 9160 - Esas Yıl 2010
Tebliğname No : 2 - 2008/188667MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/03/2008NUMARASI : 2007/79 (E) ve 2008/211 (K)SUÇ : Hakaret Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tanık F. K.’in farklı oturumlardaki ifadelerinde sanığın katılana karşı "orospu" ve benzeri şekilde hakaret içerikli sözler söylediğini beyan etmesi ve bu açıdan ifadeleri arasında çelişki bulunmaması,5237 sayılı TCK.nun 62.maddenin uygulanması, hakimin takdirinde olup, sanık müdafiinin de 11/03/2008 tarihli celsede sanığın beraatini aksi takdirde adli para cezasına hükmedilmesini talep etmesi, ancak 5237 sayılı TCK.nun 62.maddesinin veya sanık lehine olan kanun maddelerinin uygulanmasına ilişkin bir talebinin olmaması nedeniyle, bu hususlara ilişkin tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, Hükümde, sanık hakkında hükmolunan tam gün sayısının bir gün karşılığı olarak takdir edilen adli para cezası ile çarpılması sırasında uygulanacak kanun maddesinin 5237 sayılı TCK.nun 52/2.maddesi olduğunun yazılmamasının mahallinde tamamlanması mümkün görülmüş, adli para cezasının belirlenmesi sırasında gösterilen gerekçe yeterli görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, 5271 sayılı CMK.nun 231/5.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, aynı maddenin 6.fıkrası gereğince "Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olup olmadığı, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda bir kanaate varılıp varılmadığı ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilip giderilmediği" hususlarını irdeleyen gerekçeye dayandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 07/03/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.