Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5330 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16957 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Gerekçeli kararın hüküm bölümünde, “sabıkalı kişiliği, mevcut maddi ve somut delile karşın suçunu ısrarla inkarı ve duruşmadaki hal ve davranışları hep birlikte göz önünde bulundurulduğunda bir daha suç işlemeyeceği hususunda mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak neticeten 2 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına” denilmiş ise de, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, “sabıkalı kişiliği, mevcut maddi ve somut delile karşın suçunu ısrarla inkarı ve duruşmadaki hal ve davranışları hep birlikte göz önünde bulundurulduğunda bir daha suç işlemeyeceği hususunda mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinde belirtilen takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasına takdiren yer olmayıp 2 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına” karar verildiği, gerekçeler ve yazım şeklinden mahkemenin takdirinin 62. maddenin uygulanmaması yönünde olduğu ve gerekçeli kararın hüküm bölümünün kısa karara göre mahallinde düzeltilmesi mümkün görüldüğünden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/1-a-b-c-d-e maddesi uyarınca hükmolunan güvenlik tedbirlerinin mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, aynı yasanın 53/1-c maddesi uyarınca hükmolunan kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CYUY.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Yasanın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, “TCK.nun 53/1. maddesi ile ilgili bölümün” hükümden çıkarılarak yerine, “sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/1-a-b-c-d-e maddesi uyarınca hükmolunan güvenlik tedbirlerinin mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, aynı yasanın 53/1-c maddesi uyarınca hükmolunan kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.