Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5271 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17191 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde; Mala zarar verme suçundan hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddede, Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından verilenler hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerine karşı temyiz yasa yoluna başvurulamayacağı öngörülmekle, hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı Yasanın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE; 2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde; Suça sürüklenen çocuğun doğalgaz boru tesisatına ait olan topraklama kablolarını çalma biçiminde gerçekleştirdiği eyleminin, adet tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık suçu kapsamında olduğu gözetilmeksizin, eylemine uyan 5237 sayılı TCK.nun 142/1-e maddesi yerine, aynı Yasanın 141/1. maddesi gereğince uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış, hırsızlık suçundan hüküm kurulurken temel cezanın asgari hadden belirlendiği, gece vakti nedeniyle artırım yapılırken yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek en üst oranda artırım yapıldığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Ancak; a)Suça sürüklenen çocuk Murat'ın savunmasında, diğer suça sürüklenen çocuk ... ile istememesine rağmen gittiğini, hırsızlık yapmadığını belirtmesi, suça sürüklenen çocuk ...'ın ise Murat ile suça konu eşyayı bulduklarını belirtmesi karşısında iki suça sürüklenen çocuk arasında menfaat çatışması olduğu gözetilerek 5271 saylı CMK.nun 152.maddesi uyarınca ayrı ayrı müdafi tayini gerektiğinin gözetilmemesi, b) 5237 sayılı TCK.nun 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4 maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu taktirde on birinci fıkra hükmü uygulanır " şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.