Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4833 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 36197 - Esas Yıl 2009





Tebliğname No : 2 - 2007/245707MAHKEMESİ : Eyüp 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 08/03/2007NUMARASI : 2007/190SUÇ : Kasten yaralama Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesinde, şahsi dava usulüne göre yürütülen davaların kamu davası olarak sürdürüleceği ve şahsi davacıların da katılan sıfatını alacağı öngörülmüş olup, bu hususta mahkemece karar verilmesi gerekmeyeceğinden tebliğnamedeki (1) no.lu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. 1-5320 sayılı yasaya eklenen geçici 1.maddesine göre “ bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ceza mahkemelerinde açılmış bulunan davalardaki şahsi hak talepleri görevsizlik kararı verilmeyerek bu mahkemelerce sonuçlandırılır ” düzenlemesine aykırı şekilde “ katılanın tazminat talebinin hukuk mahkemelerine başvurma hakkının saklı tutulmasına ” karar verilmesi , 2-Hükümden önce 19.12.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasa’nın 23.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231.maddesi uyarınca; soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı kasten yaralama suçundan hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3- 5237 Sayılı TCK.’nun 7.maddesi ve 5252 Sayılı Kanunun 9.maddesi uyarınca sanığın kasten yaralama suçundan eyleminin uyduğu kabul edilen 5237 Sayılı TCK ve 765 Sayılı TCK’nun ilgili tüm hükümleri olaya ayrı ayrı uygulanmak suretiyle sonuçların belirlenmesi, bu şekilde bulunan sonuç cezaların karşılaştırılması ve sonucuna göre lehe olan kanun uyarınca hüküm kurulması gerekirken, açıklanan şekilde ve denetime olanak verecek biçimde değerlendirme yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş sanık müdafii ve katılan velininin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 10.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.