MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Temyiz isteminin reddine dair 10/08/2012 tarihli ek kararın sanık tarafından 24/08/2012 tarihli dilekçeyle temyiz edilmesi üzerine dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilmesi yerine, itiraz olarak kabulüyle verilen kararın yok hükmünde olduğu, sanığın gerekçeli kararın tebliği için 14/02/2011 tarihinde adresine yapılan tebligatta cezaevinde olması nedeniyle tebligatın usulüne uygun olmaması nedeniyle sanığın öğrenme üzerine cezaevinden verdiği temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek ve temyiz isteminin reddine dair 10/08/2012 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 sayılı TCK'nın 7/2 ve 5252 sayılı Kanun'un 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilip, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b ve 143. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK'nın 493/1 maddesinde yer alan suçun ögelerinin farklı olduğu, suç tarihinde sanığın temyiz dışı sanık ... ile birlikte (diğer sanık ... Kök hakkında yargılamanın iadesi sonucu verilen 29/12/2011 tarihli beraat kararı gözetilerek eylemin iki kişi tarafından gerçekleştirdiği kabulüyle) gece sayılan saatte müştekilere ait işyerlerinin sağlam ve muhkem olan kapısının kilidini kırarak müşteki ...'nun işyerinden bir şey çalmadıkları, müşteki ...'ın işyerindeki kasayı kırarak içinden ziynet eşyaları, para ve çekleri çalması şeklinde gerçekleşen eylemlerinin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 143 ile 142/1-b,143 ve 35. maddelerine uyan hırsızlık suçunun yanı sıra, aynı Kanun'un 151/1, 116/1-4, 119/1-c maddelerindeki mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarını da oluşturduğu gözetilerek, suç tarihi itibariyle mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında olduğu da değerlendirilerek, mala zarar verme suçundan 5271 sayılı CMK'nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yapılıp sonucuna göre, sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522, 493/1, 522, 62. maddeleriyle 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 143, 151/1, 116/4, 119/1-c, 142/1-b, 143, 151/1, 116/4 119/1-c maddeleri uyarınca verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa hükümlerinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 18/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.