Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4789 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17101 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, Konut dokunulmazlığını bozma, Suç şyasının satın alınması veya kabul edilmesiHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; 1)Sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi,sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ; Sanık ... hakkında yapılan uygulama sırasında ,hapisten çevrilme para cezasının 1500 TL, doğrudan verilen para cezasınının da 240 TL yerine, hesap hatası sonucu yazılı şekilde eksik cezaya hükmolunmuş ise de, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 5275 Sayılı Yasanın 106/4. maddesi gereğince “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez” hükmü gözetilmeden, yaşı küçük sanıkların adli para cezasını ödemediği takdirde ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği şeklinde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CYUY.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Yasanın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, “ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrileceğinin ihtaratına” ilişkin bölümün hüküm fıkralarından çıkarılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2)Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin temyizine gelince ; Sanığın olay günü çaldığı tüplerden bir tanesini .... isimli şahsa satmak istediği sırada adı geçenin şüphelenerek ihbarda bulunuğu ve kolluk görevlileri tarafından yakalanan sanığın olaydan haberi olmayan ve henüz müracaatta bulunmamış olan mağdurun evinden çaldığını söyleyerek olay yerini de göstermek suretiyle çaldığı tüpün mağdura iadesini sağladığının anlaşılması ve mağdurun zarar talebinde bulunmadığını beyan etmesi karşısında, mağdurun kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığının araştırılmaması ve sanık hakkında TCK'nun 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi , BOZULMASINA, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.