Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4498 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16788 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 2 - 2012/145387MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 17. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/02/2012NUMARASI : 2011/738 (E) ve 2012/145 (K)SUÇ : Hırsızlık Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Yakınanın aşamalarda alınan beyanında sanıkların çaldıkları inşaat malzemelerinin iş yerinin eklentisi konumundaki etrafı duvar ile çevrili olan bahçesinden çalındığını beyan ettiği, olay tarihinde kolluk görevlileirnce düzenlenen tutanakta ise sanıkların malzemeleri yakınanın arsasından aldıklarının belirtildiği, hırsızlığın gerçekleştiği yerin yakınan ait işyerinin eklentisi olması halinde TCK nun 142/1-b maddesinde tanımlanan suçu oluşturacağı, eklentisi olmaması halinde ise 141/1. maddesinde tanımlanan suçu oluşturacağı gözetilerek çalınan malzemelerin yakınana ait işyerinin eklentisi olup olmadığının belirlenmesi için keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre, sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde hükümler kurulması, 2-) 5237 sayılı TCK.nun 6. maddesinin (e) bendinde gece vaktinin, güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman dilimi olarak tanımlandığı, sanıkların aşamalarda alınan beyanlarında olay günü saat 05:00 sularında hurda toplamaya çıktıklarını savundukları, olay tarihinde kolluk görevlilerine düzenlenen tutanakta kolluk görevlileirne 05:00 sularında ihbar yapıldığının anlaşıldığı, UYAP'tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre 28.03.2011 tarihinde başlayıp 30/10/2011 tarihinde sona eren yaz saati uygulaması da dikkate alındığında, suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 06:01 olduğu, bu suretle hırsızlık suçunun gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıklar hakkında, aynı Kanunun 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla cezaya hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılmayacağı kuralının gözetilmesine, 19.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.