Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 42465 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 7118 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 2 - 2008/153574MAHKEMESİ : Akhisar 2. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 23/01/2008NUMARASI : 2007/301 (E) ve 2008/25 (K)SUÇ : Hakaret, Tehdit Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımları düzenleyen 5237 sayılı TCK'nın 50/1-f maddesine göre,sanık hakkında belirlenen kısa süreli hapis cezasının “kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya” çevrilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken,infazı kısıtlar şekilde “teknik hizmetler iş kolunda çalıştırılma” seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verilmesi, 2-Sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK’ nun 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanığın adli sicil kaydına göre önceki mahkumiyetinin 3682 sayılı Adli Sicil Yasasının 8. ve 5352 sayılı adli sicil yasasının geçici 2. maddesi hükümleri uyarınca silinme koşullarının oluştuğu engel bir neden olarak kabul edilemeyeceği dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’ nun 231/6-a maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı yasanın 231/6-c maddesinde gösterilen ve h??kmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, somut olayda katılanın tazminat istemi bulunmadığı gibi, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen suçtan doğan ve hakimin basit bir araştırma ile saptayabileceği herhangi bir maddi zararın belirlenmediği gözetilerek, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’ nun 231. maddesinin 6. Fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “ kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunuşu sebebiyle şartların oluşmadığı” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,3-5395 sayılı yasanın 11. maddesi ve Çocuk Koruma Kanununa Göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 8. maddesi uyarınca, fiili işlediği sırada oniki yaşını bitirmiş onbeş yaşını doldurmamış bulunan çocuklar ile onbeş yaşını doldurmuş ancak onsekiz yaşını doldurmamış sağır ve dilsizlerin işledikleri fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamamaları veya davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde mahkemece suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklarla korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında tedbir verilebileceği gözetilmeden ceza sorumluluğu olan ve hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanık hakkında 5395 sayılı yasanın 5. maddesi uyarınca tedbire hükmedilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 22.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.