MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;I-Mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,II-Hırsızlık ve konut dokunulmazlığı bozma suçlarından kurulan hükümlerin incelemesine gelince;Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Kolluk kuvvetlerinin yaptığı genel uygulama sırasında sanığın bindiği taksinin durdurulması üzerine yapılan aramada kendisinden kuşkulanılan sanığın suçunu ikrar edip hırsızlık yaptığı yeri gösterip suça konu eşyanın henüz başvurusu bulunmayan mağdura iadesinin sağlandığının anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK’ nun 168/1 maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK’nın 231.maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel (subjektif) koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, 765 sayılı TCK'nın 95/2.maddesine göre ''cürüm ile mahkum olan kimse hüküm tarihinden itibaren 5 sene içinde işlediği diğer bir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmazsa, cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılır'' şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nın 231/6-a. maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, mağdurun hırsızlık suçundan zararın kovuşturma başlamadan önce tamamen giderildiği konut dokunulmazlığını bozmak suçundan da maddi bir zararının bulunmadığı, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (a) ve (c) bentlerinde gösterilen nesnel (objektif) koşulların gerçekleştiği gözetilerek; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “sanığın eski sabıkalı olması” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozmak suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,3-) Hırsızlık suçu ile birlikte işlenen konut dokunulmazlığını bozmak suçları yönünden (5918 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 5271 sayılı CMK.nun 253/3 maddesinde yapılan değişiklikten önce) CMK’nun 254. maddesi uyarınca aynı Yasanın 253. maddesindeki yöntem izlenerek uzlaşma girişiminde bulunulması gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 28.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.