Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3314 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 25319 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : HakaretHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;1-Sanığın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;Yokluğunda verilip 04.12.2008 tarihinde sanığa tebliğ edilen kararı, 1412 sayılı CMUK’nın 310.maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süreden sonra 15.12.2008 tarihinde temyiz eden sanığın temyiz isteğinin aynı Kanunun 317.maddesi gereğince REDDİNE, 2-Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik o yer Cumhuriyet Savcılarının temyiz istemlerinin incelenmesinde;Yakınanların hükümden sonra 31.03.2009 tarihinde verdikleri dilekçe ile sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtikleri anlaşılmakta ise de, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 125/3-a maddesinde düzenlenen “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” suçunu oluşturduğu ve atılı suçun aynı Kanun’un 131/1.maddesi uyarınca kovuşturulması ve soruşturulmasının şikayete bağlı olmadığı belirlenerek yapılan incelemede,Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 3682 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 8.maddesi ve 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun geçici 2.maddesi hükümleri uyarınca adli sicil kaydındaki mahkumiyeti ile ilgili silinme koşullarının oluştuğu anlaşılan sanık hakkında “daha önce kasıtlı suçlardan mahkumiyetinin olduğu, suç nedeni ile müdahillerin uğradığı zarar?? karşılamadığı” biçimindeki yasal olmayan gerekçelere dayanılmış ise, anılan gerekçelerle yetinilmeyip “duruşmada edinilen izlenim itibarı ile pişmanlığı anlaşılamadığı dolayısıyla yeniden suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat edinilmediği” gerekçesiyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, gösterilen bu gerekçeler yasal ve yeterli olduğundan, tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilirken, kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezası ile mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın TCK’nın 53.maddesinin 1.fıkrasının “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, “kendi altsoyu” üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden ve herhangi bir süre de belirtilmeden, yazılı şekilde TCK’nın 53.maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcılarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından; 5237 sayılı TCK’nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkartılarak yerine “kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53.maddesinin 1.fıkrasının “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.