MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:1-) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde,Suça sürüklenen çocuk ...'ın soruşturma evresinde alınan ifadesinde ve suça sürüklenen çocuk ...'in aşamalarda alınan savunmasında suça sürüklenen çocuklar ... ve ...' in yakınanın konutuna bayramlaşmak amacıyla geldikleri, suça sürüklenen çocuk ...'ın yakınanın çocuklara harçlık vermek için torbaya koyduğu 200 TL parayı yakınan fark etmeden aldığı, suça sürüklenen çocuk ...'in suça sürüklenen çocuk ...'ın torbayı aldığını gördüğü, ancak olumlu veya olumsuz bir tepki vermeden yakınan evinden ayrıldıktan sonra ...'ın çalmış olduğu paraların bir kısmını, isteyerek alıp paylaştıklarının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocukların yakınanın konutunda hırsızlık yapacaklarına ilişkin öncesine dayalı herhangi bir kararlarının bulunmadığı ve suça sürüklenen çocuk ...'in suçun işlenmesi sırasında suça sürüklenen çocuk ...'ın eylemine iştirak niteliğinde bir davranışının bulunmadığı gözetildiğinde, suça sürüklenen çocuk ...'in eyleminin TCK'nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2-) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ;Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4. maddesinde “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK'nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK'nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan hüküm fıkrasından “Suça sürüklenen çocuğa, yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirmeye başlamaması veya başlayıp da devam etmemesi hâlinde, hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceğinin ihtarına, ” bölümünün çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.