MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suretiyle iftira ve hırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; I- Başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle iftira suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanığa yüklenen 5237 sayılı TCK'nın 268. maddesi delaletiyle aynı Yasa'nın 267/1-2. maddesine uyan başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle iftira suçunun suç tarihi itibari ile karşılığı olan ve sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 285/1-2 maddesindeki iftira suçunun gerektirdiği cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddeleri ile 5237 sayılı TCK'nın sanığın eylemine uyan 267/1-2, 66/1-d, 67/4 maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, 5237 sayılı TCK.nun 7/2, 5252 sayılı Yasa'nın 9/3. maddeleri ışığında, dava zamanaşımı süresi bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanığın lehine olduğu anlaşılmakla, Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 285/1-2 maddesindeki iftira suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen yedi yıl altı aylık zamanaşımı süresinin, suç ve hüküm tarihi itibari ile gerçekleştiği gözetilmeden, sanık hakkında iftira suçundan davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı olup sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak, bu aykırılığın 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında iftira suçundan açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, II- Hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosya içeriğine, yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 sayılı TCK'nın 7/3. maddesi uyarınca 01.06.2005 tarihinden önce işlenen suçlar nedeniyle aynı Yasanın 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi , Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından “sanık hakkındaki hapis cezalarının 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi gereğince 5275 sayılı Yasa'nın 108/1-c maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.