Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 299 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 19854 - Esas Yıl 2016





Açıktan hırsızlık yapmak suçundan sanık ...'ün 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 491'ilk, 522/1 ve 59/2. maddeleri gereğince 1 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Mersin 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/02/2008 tarihli ve 2005/1435 esas, 2008/125 sayılı kararının kesinleşmesinin müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi üzerine, hükmün açıklanarak 765 sayılı Kanun'un 491'ilk, 522/1 ve 59/2.maddeleri gereğince 1 ay 20 gün hapis cezası ile czalandırılmasına ilişkin Mersin 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/02/2012 tarihli ve 2012/31 esas, 2012/129 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 07/12/2016 gün ve 11152/2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/12/2016 gün ve 2016/398646 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre, suç tarihi 2002 yılı Temmuz ayı olup, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 02/06/2008 tarihinde kesinleştiği, 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince, 02/06/2008 ile ikinci suçun işlendiği 21/11/2008 tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin duracağı, sanığın lehine olan 765 sayılı Kanun'un 102/4 ve 104/2.madde ve bentleri gereğince eklemeli dava zamanaşımı süresinin 7 yıl 6 ay olması dikkate alındığında, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına ilişkin Mersin 6.Asliye Ceza Mahkemesince kararın verildiği 22/02/2012 tarihi itibariyle bu sürenin ziyadesiyle geçtiği gözetilmeden, dava zamanaşımının dolması nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı kabul edilerek yapılan incelemede;Sanık hakkında 21/02/2008 tarihli karar ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olup, hükmün 02/06/2008 tarihinde kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde 21/11/2008 tarihinde yeni suç işlendiği ve bu suçtan mahkumiyetinin 18/10/2011 tarihinde kesinleştiği belirlenerek; sanığın, suç tarihinde (2002 yılı Temmuz ayı) mağdura ait cadde üzerinde bulunan bisikleti çalması şeklinde gerçekleşen eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 491/ilk maddesindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık genel dava zamanaşımının (hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle oluşan 5 ay 19 günlük durma süresi de çıkartılarak) suçun işlendiği 2002 yılı Temmuz ayından karar tarihi olan 22/02/2012 tarihine kadar geçtiği gözetilerek davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerekirken kovuşturmaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (MERSİN) 6. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 22/02/2012 gün ve 2012/31, 2012/129 sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; sanık hakkında hırsızlık suçundan açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, hükmolunan cezanın çektirilmemesine, 16/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.