Nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından sanık ...’ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 143, 116/2, 62. (2 kez) ve 52. maddeleri uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile 3.000,00 Türk lirası adli para cezası cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanığın 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 21/01/2010 tarihli ve 2009/132 esas, 2010/5 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde işlemiş olduğu kamu malına zarar verme suçundan dolayı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 152/1-a ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2013 tarihli ve 2011/149 esas 2013/175 sayılı kararının 24/05/2013 tarihinde kesinleşmesinden dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11 maddesi uyarında sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 143, 116/2-4 ve 62. (2 kez) maddeleri uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile 10 ay hapis cezası cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 21/11/2013 tarihli ve 2013/107 esas, 2013/194 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/09/2014 gün ve 16717/56645 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/09/2014 gün ve 2014/313563 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;... Asliye Ceza Mahkemesince duruşma açılarak sanık hakkında hüküm kurulmuş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. fıkrasında yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemece daha önce açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen 3.000,00 Türk lirası adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/4 maddesini uygulamak suretiyle hükmü değiştirerek sanık hakkında 10 ay hapis cezasına hükmedilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Sanık hakkında hırsızlık suçundan, açıklanması geri bırakılan hükmün, önceki haliyle açıklandığı ve kanun yararına bozma isteminin iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan açıklanan hükme yönelik olduğu belirlenmekle yapılan incelemede;CMK'nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde, açıklanması geri bırakılan hükmün aynı maddenin 11. fıkrası uyarınca aynen açıklanması gerektiği ve ancak önceki haliyle açıklandıktan sonra varsa hukuka aykırılıkların temyiz ya da kanun yararına bozma yasa yolları ile giderilebileceği gözetilmeden, değişiklik yapılarak açıklanması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden,... Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 21.11.2013 gün ve 2013/107, 2013/194 sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 10.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.