Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28400 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 33955 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:I- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik suça sürüklenen çocuklar müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde;Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun' a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuklar müdafinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,II- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik suça sürüklenen çocuklar müdafii ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik o yer C. Savcısının temyiz istemlerinin incelenmesinde;1- Suça sürüklenen çocukların, savunmalarında birbirlerini suçlayıcı beyanlarda bulunmaları karşısında, aralarında menfaat çatışması olduğu gözetilerek, 5271 saylı CMK'nın 152. maddesi uyarınca ayrı ayrı müdafi tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,2- Suça sürüklenen çocuk ...'ın hüküm tarihinde aynı yargı çevresi içerisinde bulunan... Kapalı Cezaevinde başka bir suçtan tutuklu olduğunun dosya içeriğinden ve UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğun duruşmadan vareste tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 05.06.2012 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,3- Hırsızlık suçunda etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleşmiş olması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 168/1.maddesi ile uygulama yapılırken, anılan maddenin 2. fıkrasındaki indirim oranının üst sınırı olan 1/2 oranından daha fazla indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 1/3 oranında indirim yapılarak fazla cezaya hükmedilmesi,4- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK'nun 142/1-b, 31/3, 168/1. maddelerine göre 10 ay 20 gün yerine 11 ay 10 güne ve buna bağlı olarak aynı Yasa'nın 62. maddesine göre 1/6 oranında yapılan indirim sırasında 8 ay 26 gün hapis cezası yerine 9 ay 13 gün hapis cezasına hükmedilmesi ve hapis cezasının 5237 sayılı TCK.nun 50/1-a maddesine göre günlüğü 20 TL'den paraya çevrilirken sonuç olarak 5320 TL yerine 5660 TL adli para cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayini,5- 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca, mahkemesince Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocukları savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali olanaklardan yoksun olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuklara, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafii ile o yer C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 01.12. 2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.