Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28341 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21843 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 6 - 2013/260879MAHKEMESİ : Konya 1. Çocuk MahkemesiTARİHİ : 27/12/2012NUMARASI : 2009/593 (E) ve 2012/1015 (K)SUÇ : Hırsızlık Dosya incelenerek gereği düşünüldü Sanık her ne kadar temyiz isteminin süre yönünden reddine dair 04.06.2012 tarihli ek kararı süresinden sonra temyiz etmiş ise de, 5271 sayılı CYY'nın 34/2 ve 232/6. maddelerinde hak sahibi olanlar bakımından gerek yüze karşı gerekse yoklukta verilen hüküm ve kararlarda yasa yolu bildiriminin; başvurulacak yasa yolu, başvuru yapılacak mercii, başvurunun şekli, süresi ve bu sürenin ne şekilde başlayacağını kapsayacak ve hiçbir duraksamaya, yanıltıcı ifadeye yer vermeyecek biçimde yapılması zorunlu olduğunun düzenlendiği nazara alınmadan sanığın yokluğunda verilen ek kararda başvurunun şekli, yasa yolu süresi ve bu sürenin ne şekilde başlayacağının belirtilmemesi nedeniyle sanığın yanıltıldığı, dolayısıyla yasa yolu bildiriminin yönetimince yapılmadığı anlaşılmakla sanığın öğrenmekle hükmü süresinde temyiz ettiği kabul edilmiş sanık müdafiinin temyiz dilekçesine eklediği belgelere göre, gerekçeli kararın tebliğ edildiği tarihte askerlik görevini ifa ettiği anlaşılmakla temyiz isteminin süre yönünden reddine dair ek karar kaldırılmak suretiyle yapılan incelemede, Sanık B.. H..'in soruşturma aşamasında verdiği 20.02.2009 tarihli beyanında aracın sol ön kapısını bıçak yardımıyla açtığını belirtmesi ve olay yeri inceleme tutanağında aracın herhangi bir yerinde zorlama veya kırık olmadığının belirtilmesi karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 142/2-d maddesiyle mahkumiyet hükmü kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, Sanık ve evrakı ayrılan iki arkadaşının olay günü geceleyin müştekinin park halindeki aracının kilidini bıçak yardımıyla açarak oto teybini çaldıklarının iddia edildiği olayda, sanığın aşamalardaki tüm beyanlarında diğer sanıklarla hırsızlık olaylarına karıştığını ancak bu olayı işlemediğini belirtmesi ve diğer sanık Barış B.. H..'in beyanları dışında sübuta yönelik delil bulunmaması karşısında 21.01.2009 tarihli olay yeri inceleme tutanağında belirtilen kırmızı renkli şüpheli leke ile ilgili olarak rapor düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak düzenlenmiş ise bu raporun getirtilip incelendikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 01.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.