Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28186 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28671 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık hakkında mağdur ...'ya karşı hırsızlık suçundan açılan davayla ilgili olarak hüküm kurulmadığı anlaşılmakta ise de, zamanaşımı içinde bu konuda bir karar verilmesi olanaklı görülmüştür.I)Sanık hakkında mağdurlar ..., ... ve ...'a karşı işlediği mala zarar verme suçu, -Mağdurlar ..., ...'ya karşı işlediği hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçları,-Mağdur ...'a karşı işlediği hırsızlık ve mala zarar verme suçları Kapsamında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;...Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli, 2008/583 – 2011/373 sayılı ilamına konu suçu işlediği sırada sanık ...'in onsekiz yaşını tamamlamadığı ve 5237 sayılı TCK’nın 58/5. maddesi gereğince anılan ilam nedeniyle sanığın mükerrir sayılamayacağı, adli sicil kayıtları incelendiğinde .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan verilen 2 yıl 1 ay hapis cezasına ilişkin hükmün 09.09.2013 tarihinde kesinleşmesinden sonra sanığın 03.10.2013 tarihinde mağdur ...'a karşı hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli su??larını, mağdur ...'a karşı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını, mağdur ...'e karşı mala zarar verme suçunu işlediği anlaşılmakla; mağdurlar ..., ..., ...'e karşı işlemiş olduğu suçlarla ilgili olarak .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamından dolayı sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği, diğer mağdurlara yönelik eylemleri bakımından ise tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden, aynı Yasa'nın 322. maddesi uyarınca TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hüküm fıkralarından çıkartılmasına, -Mağdur ...'a karşı işlenen hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçları kapsamında kurulan hükümlere “....Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli ve 2007/119 Esas, 2008/4 Karar sayılı ilamından dolayı sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına, 5320 sayılı Kanun'un 8/1.maddesinin yollamasıyla halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesi uyarınca lehe temyiz davası üzerine hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralı dikkate alınarak tekerrür nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin, hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli ve 2008/583 Esas, 2011/373 Karar sayılı ilamı ile belirlenen cezadan fazla olamayacağının infaz aşamasında gözetilmesine” şeklindeki cümlenin eklenmesine, -Mağdur ...'a karşı işlenen hırsızlık ve mala zarar verme suçları suçları ile mağdur ...'e karşı işlenen mala zarar verme suçu kapsamında kurulan hükümlere “....Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli ve 2007/119 Esas, 2008/4 Karar sayılı ilamından dolayı sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” biçimindeki cümlenin eklenmesine,Karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II)Sanık hakkında mağdur ...'e karşı işlediği hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Sanığın, kolluk görevlilerince yakalanmasından sonra mağdura ait çantayı attığı yeri gösterip suça konu eşyaların bir kısmının iade edilmesini sağladığının anlaşılması karşısında, kısmen geri verme nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği hususu mağdurdan sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-)... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli, 2008/583 – 2011/373 sayılı ve .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamlarından dolayı sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulandığı anlaşılmakta ise de, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/583 – 2011/373 sayılı ilamına konu suçu işlediği sırada sanık ...'in onsekiz yaşını tamamlamadığı ve 5237 sayılı TCK’nın 58/5. maddesi gereğince anılan ilam nedeniyle sanığın mükerrir sayılamayacağı, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan verilen 2 yıl 1 ay hapis cezasına ilişkin hükmün 09.09.2013 tarihinde kesinleşmesinden sonra 03.10.2013 tarihinde sanığın yeni bir hırsızlık suçu işlediği, sanık hakkında sadece .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamından dolayı tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, III) -Sanık hakkında mağdurlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...'a karşı işlediği hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçları, -Mağdur ...'a karşı hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçları, -Mağdurlar ..., ..., ..., ..., ...'a karşı işlediği hırsızlık suçu Kapsamında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-)Mağdur ...'a yönelik hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozmak suçları ile ilgili olarak, adı geçen mağdura yönelik eylem bakımından soruşturma sırasında kolluk görevlilerince düzenlenmesi gereken evrakların dosya içerisinde bulunmadığı, olayla ilgili olarak mağdurun hiçbir aşamada dinlenmediğinin anlaşılması karşısında; soruşturma sırasında olay yeri ile ilgili tespitleri içeren tutanaklar varsa onaylı örneklerinin dosya içerisine konulması, eylemin ne şekilde yapıldığının ve çalınan bir eşyasının olup olmadığının tespiti ile suç tarihinin belirlenmesi bakımından mağdurun bilgisine başvurulması, sonucuna göre hukuki durumun belirlenmesi gerekirken, sanık hakkında eksik kovuşturma ile hüküm kurulması, kabule göre de “mağdura ait evin balkon kapısını zorlayıp açarak eve girdiğini, değerli bir şey bulamayınca evden çıkıp gittiğini” beyan eden sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b,35,116/1.maddelerinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu düşünülmeden, somut olayda aynı Kanun'un 142/2-d. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığı dikkate alınmadan ve suçun gece vakti işlendiğine dair delillerin de nelerden ibaret olduğu açıklanmadan, yazılı şekilde TCK'nın 142/2-d, 143, 35, 116/4. maddelerinin uygulanması, 2-)Mağdur ...'a yönelik hırsızlık suçu ile ilgili olarak, mağdura ait evin kapısını tornavida veya benzeri bir aletle zorlayıp açan, bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşyaları alan sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1. maddesinin suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan (b) bendinde tanımlanan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suçun hukukî nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun'un 142/2-b. maddesi ile uygulama yapılması,3-)Mağdurlar ... ve ...'ın evlerinin önüne park edip kapılarını kilitlemiş oldukları araçlardan hırsızlık yapan sanığın eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinin birinci cümlesinde tanımlanan “herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ... muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında” hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun’un 141/1. maddesi uygulanarak sanığa eksik cezalar verilmesi, 4-)Mağdur ...'ın anlatımlarına göre olay günü saat 06:00 sıralarında sanığın hırsızlığa teşebbüs ettiği, diğer mağdurların anlatımlarından suçun işlendiği zaman diliminin kesin olarak belirlenemediği, sanığın hırsızlık suçlarının hepsini gece vakti işlediğini belirttiği fakat o sırada saatin kaç olduğu konusunda herhangi bir bilgi vermediğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 6/1-e. maddesi uyarınca gece vakti deyiminden güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman süresinin anlaşılması gerektiği gözetilerek, sanığın hangi saatler aralığında üzerine atılı suçları işlediği hususu sorularak suçun işlendiği zaman diliminin kesin olarak tespit edilmesi, sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, suçun gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu açıklanmadan, mağdur ...'a yönelik suçun gündüz sayılan zaman diliminde işlendiği hususu da dikkate alınmadan, eksik kovuşturmayla ve yetersiz gerekçeyle 5237 sayılı TCK'nın 143. ve 116/4. maddeleri uygulanarak sanığa fazla cezalar verilmesi,5-)...Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli ve 2008/583 esas, 2011/373 karar sayılı ilamına konu suçu işlediği sırada sanık ...'in onsekiz yaşını tamamlamadığı, 5237 sayılı TCK’nın 58/5.maddesi gereğince anılan ilam nedeniyle sanığın mükerrir sayılamayacağı, adli sicil kayıtları incelendiğinde ....Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli ve 2007/119 Esas, 2008/4 Karar sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan verilen 2 yıl 1 ay hapis cezasına ilişkin hükmün 09.09.2013 tarihinde kesinleşmesinden sonra sanığın mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ...'a yönelik hırsızlık eylemlerini gerçekleştirdiği anlaşılmakla; mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ...'a karşı işlemiş olduğu suçlarla ilgili olarak .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli ve 2007/119 esas, 2008/4 karar sayılı ilamından dolayı sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği, diğer mağdurlara yönelik eylemleri bakımından ise tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, 6-)Mağdur ...'a yönelik kurulan hükümlerde ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli, 2008/583 – 2011/373 sayılı ve .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamlarından dolayı sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulandığı anlaşılmakta ise de, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli ve 2008/583 Esas, 2011/373 Karar sayılı ilamına konu suçu işlediği sırada sanık ...'in onsekiz yaşını tamamlamadığı ve 5237 sayılı TCK’nın 58/5.maddesi gereğince anılan ilam nedeniyle sanığın mükerrir sayılamayacağı, mağdur ...'e karşı işlenen suçların tarihleri tespit edilerek .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamının mağdur ...'e karşı suçun işlendiği tarihte kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi ve sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde uygulama yapılması, 7-)Mağdurlar ..., ..., ... ve ...'e karşı işlenen hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçlarından kurulan hükümlerde ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli, 2008/583 – 2011/373 sayılı ve .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119 – 2008/4 sayılı ilamlarından dolayı sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulandığı anlaşılmakta ise de, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.09.2011 tarihli ve 2008/583 esas, 2011/373 karar sayılı ilamına konu suçu işlediği sırada sanık ...'in onsekiz yaşını tamamlamadığı ve 5237 sayılı TCK’nın 58/5. maddesi gereğince anılan ilam nedeniyle sanığın mükerrir sayılamayacağı, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 03.01.2008 tarihli, 2007/119-2008/4 sayılı ilamının, mağdurlar ..., ..., ... ve ...'e yönelik suçların işlendiği tarihler itibariyle kesinleşmediği, bu nedenle söz konusu ilamın da tekerrüre esas olamayacağı gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde tekerrür hükümlerinin uygulanması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son. maddesi gereğince yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.