Hırsızlık suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun’un 58/6.maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra 3 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2010 tarihli ve 2006/379 esas, 2010/59 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 16/07/2014 gün ve 2013/14624-49030 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/09/2014 gün ve 2014/280011 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre, anılan kararda mükerrirlik nedeniyle 3 yıllık denetim süresi belirlenmesinin infazda tereddüde yol açtığı gerekçesiyle Cumhuriyet savcısı tarafından mahkemece bir karar verilmesinin talep edilmesi üzerine, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 02/09/2013 tarihli ve 2006/379 esas, 2010/59 sayılı ek kararında, daha önce kesinleşen kararın 3 yıllık denetim süresi belirlenmesine ilişkin kısmının infaz aşamasında ek kararla çıkarılamayacağından bahisle talep konusunda bir karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla, söz konusu ek karar kanun yararına bozma incelemesine konu edilmeksizin yapılan incelemede,1- Mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait bulunduğu gözetilmeden, denetim süresinin de belirlenmesinde,2- Tekerrüre esas alınan ...Asliye Ceza Mahkemesinin 24/04/2003 tarihli ve 2003/208 esas, 2003/208 sayılı ilamında yer alan cezalardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden ilamının tamamının tekerrüre esas alınarak karar verilmesinde,isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu hususta karar verecek merci 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108. maddesinde düzenlenmiş olup, aynı maddenin 5. fıkrası ile tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde koşullu salıvermeye ilişkin hükümlerin uygulanacağının belirtilmesi karşısında, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin ve bu sürede alınacak tedbirlerin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmesi gerektiği gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin 7. fıkrası uyarınca hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesiyle yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlar biçimde 3 yıllık süreyle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ve tekerrüre esas alınan Bursa 5.Asliye Ceza Mahkemesinin 24.04.2003 gün ve 2003/208-208 sayılı ilamında yer alan cezalardan en ağırı olan 1 yıl 6 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerekirken, ilamın tamamının esas alınması nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (MUDANYA) Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 25.02.2010 gün ve 2006/379, 2010/59 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle;...Asliye Ceza Mahkemesinin 24.04.2003 gün ve 2003/208-208 sayılı ilamında yer alan cezalardan en ağırı olan 1 yıl 6 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınmasına ve hükmün denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin bölümünden, “3 yıllık süre ile” ibaresinin çıkartılmasına, hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.