Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 27791 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 33096 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunullmazlığının ihlaliHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Üst Cumhuriyet Savcısının, sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;25/04/2012 tarihinde verilen hükmü 1412 sayılı CMUK'nın 310/3. maddesinde öngörülen bir aylık süre geçtikten sonra 12/06/2012 tarihinde temyiz eden üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin aynı Kanun'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Sanık ...'in yokluğunda verilen kararın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/1. maddesi uyarınca sanığın bilinen en son adresinde tebliğ edilmesi gerekirken, sorgusu sırasında mahkemeye bildirdiği ve bilinen en son adresi olan adresine hiçbir tebligat yapılmadan doğrudan başka bir adresine aynı Kanun'un 21/1 maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu, sanığın hükmü öğrenmesi üzerine 02/07/2012 tarihinde yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b ve 143/1. maddeleri gereğince belirlenen 2 yıl 8 ay hapis cezasından aynı Kanun'un 62/1. maddesince 1/6 oranında indirim yapılarak sonuç cezanın 2 yıl 2 ay 20 gün olarak hesap edilmesine yerine, aynı Kanun'un 61/6. maddesindeki ölçütlere aykırı olacak şekilde cezanın 1 yıl 14 ay 20 gün olarak belirlenmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır., Yapılan duruşmaya toplanan delilere, gerekçeye hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;5271 sayılı CMK'nın 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile değişik 231/12. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar itirazı kabil kararlardan olup, temyizi mümkün olmadığından sanığın temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan kararın itiraz merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,4-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve hırsızlık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan tayin edilen temel cezanın dayandırıldığı kanun maddesinin, 116/1-4 yerine, 116/2-4 olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilmesi mümkün yazım hatası olarak görülmüştür. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve hırsızlık suçlarından mahkumiyet hükmü kurulurken, Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik'in 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 25/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.