Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 27466 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 19251 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 2 - 2008/218624MAHKEMESİ : Şişli 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 19/02/2008NUMARASI : 2008/160SUÇ : Elektrik Hırsızlığı Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13, 14 ve 15. maddeleri ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 1 Nisan 2003 tarihinde yürürlüğe giren 122 sayılı kararı uyarınca, kaçak elektrik kullanım süresi abone olmayanlar için 90 gün olarak kabul edileceği, abone olanlar için kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme ve son endeks okuma işlemlerinden en son yapılanın işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihe kadar olan süre olarak kabul edileceği ancak sayaçtan geçirilmeden ayrı bir hatla kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti halinde bu sürenin iki katı esas alınmak suretiyle hesaplamanın bu süre üzerinden yapılacağının belirtilmesi karşısında, belirtilen esaslara uygun şekilde 09.09.2004 tarihli tutanaklar ayrı ayrı değerlendirilerek ve neden iki ayrı tutanak tutulduğu sanığın abonesinin hangi tutanak ile ilgili olduğu, diğer tutanağa konu işyeri için sanığın abonelerinin olup olmadığı, bilirkişinin hangi gerekçelerle kaçak süresini 514 gün olarak belirlediği, tüketim ekstresinde 03.10.2003 tarihli okuma olduğu da dikkate alınarak kaçak süresinin buna göre belirlenmesi suretiyle bilirkişiye hesap yaptırılması gerektiği gözetilmeden, bilirkişinin eksik inceleme ile ve cezalı kullanım bedeli ve vergileri ekleyerek hesapladığı bedelin pek fahiş olduğundan bahisle, sanığın cezasından 765 sayılı TCK.nun 522. maddesi uyarınca 1/10 oranında arttırım yapılması suretiyle hüküm kurulması,Kabule göre de; sanık hakkında iddianame ile yalnız 09.09.2004 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı ile ilgili dava açıldığı ve aynı tarihi taşıyan dosya arasında iki adet kaçak tespit tutanağı bulunduğu halde, iddianamede dava konusu yapılmayan 07.10.2004 tarihli eylem için sanık hakkında teselsül nedeniyle ek savunma hakkı da tanınmadan 765 sayılı TCK.nun 80.maddesi uygulanarak ve aynı yasanın 522. maddesi uyarınca değer tespiti yapılarak fazla ceza tayini,2- Hüküm kurulurken uygulama maddesinin 765 sayılı TCK.nun 491/ilk maddesi yerine 91/ilk olarak hatalı gösterilmesi 3- Denetime olanak verecek biçimde kısa kararda yargılama gideri miktarı ve dökümünün gösterilmemesi, gerekçeli kararda ise yargılama giderlerinin dökümünün yapılmaması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 05.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.