MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:I- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre hükmün; 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 Sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. madde uyarınca hüküm tarihi itibariyle temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, II- Suça sürüklenen çocuklar hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinin 5. fıkrasına göre verilen hükmün açıklanmasının geribırakılmasına ilişkin kararlar, aynı kanun maddesinin 12. fıkrası uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararların temyizi mümkün olmadığı ve 5271 sayılı CMK.nun 264. maddesine göre de kanun yolunun ve merciin belirlenmesinde yanılma başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz dilekçesinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar yönünden itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için hükmün incelenmeksizin mahalline İADESİNE, III- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, IV- Sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Adli Sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine, "Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla hükümlülüğün yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına" eklenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.