MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:A- Hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinde sayılan hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmemiş ise de, anılan madde de belirtilen hak yoksunluklarının uygulanması hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olup infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,B- Konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- 5560 sayılı Yasa'nın 6. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 142. maddesine eklenen 4. fıkranın yürürlük tarihi olan 06.12.2006 gününden önce işlenen “gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme” suçlarının soruşturma ve kovuşturmasının şikayete tabi olduğu, 22.01.2006 tarihinde işlenen suç nedeniyle soruşturma aşamasında sanık hakkında şikayetçi olan mağdur ...'ün kovuşturma aşamasındaki 13.12.2012 tarihli oturumda sanık hakkında şikayetinin bulunmadığını ifade etmesi karşısında, yakınanın şikayetten vazgeçme beyanını kabul edip etmediği sanıktan sorulup, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde, gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,2- Suç tarihi olan 22.01.2006 tarihi itibariyle; 19.12.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki uzlaşma hükümlerine göre mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarının uzlaşmaya tabi olduğu gözetilmeden, 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca mala zarar verme ve gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma suçlarından uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,3- Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı ve konut dokunulmazlığını bozmak suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilmeden, adli sicil kaydına göre suç tarihi itibari ile sabıkasız olduğu anlaşılan sanığın “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat” ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “mağdurun zararı giderilmediği...” şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile konut dokunulmazlığını bozma hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 21.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.