Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23027 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18547 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 2 - 2013/113835MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiNUMARASI : 2010/797 (E) ve 2013/19 (K)SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali Dosya incelenerek gereği düşünüldü;numaralı hattın abonelik sözleşmesinde belirtilen adresin diğer abonelik sözleşmelerinde belirtilen adreslerden farklı olması ve UYAP üzerinden yapılan adres sorgulamasında da sanığın böyle bir adresinin bulunmadığının anlaşılması karşısında tebliğnamenin onama düşüncesine katılınmamış; Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak, anılan madde uygulamasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Olay tarihinde, katılanın ikametinde gerçekleşen hırsızlık olayında katılana ait iki adet cep telefonunun da çalındığı, suça konu telefonların İMEİ numaralarını belirtir herhangi bir belgenin katılanda bulunmaması nedeniyle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca, katılanın çalınan telefonların içerisinde bulunduğunu beyan ettiği 2 adet telefon hattının kullanıldığı telefonların IMEI numaralarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından istendiği ve gelen cevapta nolu hattın 5 farklı IMEI numaralı telefonda, 530......... nolu hattın ise 4 farklı IMEI numaralı telefonda kullanıldığının belirtildiği ve 542......... nolu hattın kullanıldığı belirtilen telefonlardan bir tanesine ilişkin görüşme dökümlerinin gönderildiği, buna göre söz konusu telefonun 04/11/2009 günü saat 18.15'te sanık adına kayıtlı bulunan telefon hattı ile kullanılmaya başlandığının anlaşılması karşısında, öncelikle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı cevabına göre katılanın belirttiği telefon hatlarının birden fazla IMEI numaralı telefonlarda kullanıldığı da gözetilerek, HTS raporu gönderilen söz konusu IMEI numaralı telefonun katılanın olay tarihinde evinden çalınan telefonlarından olup olmadığı araştırılıp, çalınan telefonlardan bir tanesi olduğunun kesin olarak belirlenmesi halinde ise, sanığın alınan savunmalarında üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyerek söz konusu telefon hattını kendisinin kullanmadığını beyan etmesi karşısında; suç tarihinden hemen sonra yaklaşık iki gün boyunca bu hat ile yoğun görüşme yaptıkları belirlenen kişilerin görüşme yaptıkları şahsın kim olduğu konusunda tanıklıklarına başvurulması ve sanığın savunmalarında belirttiği de tanık olarak dinlenilmesi, yine 539........numaralı hattın abonelik sözleşmesinde fatura adresi olarak belirtilen adreste abonelik sözleşmesinin yapıldığı tarihte kimin ikamet ettiği, sanık ile bir irtibatının bulunup bulunmadığı araştırılıp, gerekirse sanığın kendisine ait olmadığını belirttiği 539......... numaralı hattın ilgili GSM şirketinden abonelik sözleşme aslı getirtilerek, bu sözleşme üzerinde bilirkişi marifetiyle imza incelemesi yaptırılarak bahse konu hattın sanığa ait olup olmadığı kesin olarak belirlendikten sonra delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.