MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, iftira, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;I-Sanığın temyiz isteğinin incelenmesinde: Yokluğunda verilen 27.10.2011 tarihli hükmün, bulunduğu ceza infaz kurumunda yöntemine uygun olarak 19.06.2013 tarihinde tebliğ olunduğu , sanığın 1412 sayılı CMUK.nun 310/1.maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süreden sonra 17.07.2013 tarihinde hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, sanığın mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteğinin aynı Kanunun 317.maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,II-Sanık hakkında hırsızlık,mala zarar verme,konut dokunulmazlığını ihlal etme ve iftira suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteğinin incelenmesinde: Suçun işlendiği zaman aralığının karar başlığında gösterilmemesi mahallinde giderilebilir eksiklik olarak görüldüğünden ve sanığın tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK.nun 63. maddesi gereğince cezasından mahsubuna karar verilmemesi ise,infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı bulunduğundan bozma nedeni yapılmamış ve dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın suçta kullandığı iki tornavida ile bir anahtarın 5237 sayılı TCK.nun 54/1. maddesi uyarınca müsaderesi yerine dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi 2-5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından,vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, sanığın suçta kullandığı iki tornavida ile bir anahtarın 5237 sayılı TCK.nun 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine ve sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nun 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3.fıkrası uyarınca kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteğinin incelenmesinde:Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Sanıktan elde olunan sahte nüfus cüzdanına ilişkin olarak Jandarma Bölge Kriminal Laboratuarının düzenlediği,15.10.2010 günlü raporda,nüfus cüzdanının tamamen sahte olarak üretilmekle birlikte,aldatıcılık özelliğinin bulunmadığı bildirilmesine karşın, suça konu belge adli emanetten getirtilerek mahkemesince incelenmek suretiyle aldatıcılık yeteneği bulunup bulunmadığı gözlemlenmeden ve bilirkişi raporuna da itibar edilmeme gerekçesi gösterilmeden eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması,2-5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından,vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.