Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanması sırasında aynı maddenin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,Sanık hakkında hırsızlık ve güveni kötüye kullanma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Somut olayda; sanığın ve beraat eden E...., katılana ait oto kiralama iş yerinden 23.12.2012 tarihinde .......plaka sayılı otomobili 1 günlüğüne kiraladıkları, sanık S.. A..'nın dosyaları ayrı yürütülen suça sürüklenen çocuklar ile birlikte 24.12.2012 tarihinde müşteki S.. Ö..'in işyerinde hırsızlık yaparak kiraladıkları araç ile kaçtıkları, şüphe üzerine kolluk kuvvetlerince durdurulmak istendiklerinde kiraladıkları araç ile kaza yaptıkları, daha sonra 25.12.2012 tarihinde katılana teslim edildiğinin anlaşılması karşısında sanığın kiraladığı aracı elinde bulunmayan nedenden ötürü kira süresi dolmadan iade edemediğinin, el konulan aracın kolluk kuvvetlerince katılana iade edildiğinin anlaşılması karşısında atılı güveni kötüye kulanma suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,2- Hırsızlık suçuyla ilgili olarak; olay tarihinde düzenlenen tutanak içeriğine göre, yaşları nedeniyle dosyaları ayrılan suça sürüklenen çocuklar ile sanığın bulunduğu aracın şüphe üzerine durdurulmak istendiğinde sanığın araç ile kaçmaya çalışırken kaza yaparak durduğu ve sanığın olay yerinden kaçtığı, araç içerisinden elde edilen suça konu malların hırsızlık yaptıkları işyerini tarif etmek suretiyle mağdura çalınan eşyaların tamamının soruşturma aşamasında iadesini sağlaması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168/1.maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme kismen aykırı olarak BOZULMASINA, 02.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.