Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22127 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28672 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 2 - 2012/192569MAHKEMESİ : Muş 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 14/02/2012NUMARASI : 2010/648 (E) ve 2012/176 (K)SUÇ : Hırsızlık Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirzaları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanıklar hakkında 27.08.2010 tarihinde saat 14.05 ile 14.47 arasında Cumhuriyet caddesinde bulunan BİM isimli marketten yapılan hırsızlık ile ilgili dava açıldığı, CD izleme tutanağına göre anılan tarih ve saatte markete sanık Rıdvan .ın geldiği ve alışveriş arabasında yanında getirdiği poşetlere reyonlardan mal doldurduğu ve kasaya uğramadan giriş kapısından çıktığı, tutanakta sanık Y.. Y.. ile ilgili bir görüntüden bahsedilmediği, başka davaya konu olan ertesi gün sanık Rıdvan’ın saat 12.30 sularında aynı marketin istasyon caddesinde bulunan şubesinden hırsızlık yapmasından sonra sanık Yaşar’ın katılan Muhammed ’un yanına giderek olayı anlattığı ve sanık Rıdvan’ın aynı gün tekrar işyerine geldiğinde sanık Yaşar’ın da göstermesi ile marketten kolonya çalarken yakalandığı anlaşılmakla, sanık Yaşar’ın Cumhuriyet Savcılığında alınan ifadesinde 27.08.2010 tarihli hırsızlık olayında sanık Rıdvan ile beraber markete gittiklerini, kendisinin markete girmediğini, gözcülük yapmadığını, beraber suça konu eşyaları sattıklarını ve sanık Rıdvan’ın kendisine 15.00 TL para verdiğini savunması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı Yasanın 165. maddesinde düzenlenen suçu oluşturabileceği gözetilmeden ve sanık Yaşar’ın diğer sanık Rıdvan ile birlikte hırsızlık suçunu işlediğine dair delillerin de nelerden ibaret olduğu kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- İddianamenin not kısmında, sanıklar hakkında aynı suç yerine yönelik 15.05.2010 ile 28.08.2010 tarihleri arasındaki zaman dilimi içerisinde, 2010/4687 ve 2010/4689 nolu soruşturma evraklarına istinaden Muş Asliye Ceza Mahkemesine davalar açıldığı anlaşılmakla, dava dosyaları getirtilip incelenerek ve gerekli görüldüğü taktirde ve olanağı var ise bu davaların birleştirilmesi sağlanıp, 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin değerlendirilmesi, ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdiri yerine eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3- Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCY.nın 53/1-a-b-c-d-e maddesi uyarınca hükmolunan güvenlik tedbirlerinin mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, aynı yasanın 53/1-c maddesi uyarınca hükmolunan kendi alt soyları üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin ise koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 4- 27.08.2010 olan suç tarihinin hükmün başında 28.08.2010 şeklinde yanlış yazılması, Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.