MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;I- Üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Üst Cumhuriyet savcısının 28.11.2013 tarihli hükmü, CMUK'nın 310. maddesinde öngörülen 1 aylık temyiz süresi geçtikten sonra 31.12.2013 havale tarihli dilekçesi ile temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, Üst Cumhuriyet savcısının yasal süresinde olmayan temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, II- Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesi neticesinde; Mahkemece 26.04.2012 tarihli karar ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve suça sürüklenen çocuğun 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği ve kararın 28.05.2012 tarihinde kesinleştiği, 5271 sayılı CMK'nın 231/11. maddesinde, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde, mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, suça sürüklenen çocuğun kararın kesinleşmesinden sonra 16.07.2012 tarihinde işlediği hırsızlık suçundan dolayı aynı mahkeme'nin 19.02.2013 tarihli kararı ile verilen ve 03.04.2013 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar nedeniyle, açıklanması geri bırakılan hüküm yönünden ihbarda bulunulması üzerine, mahkemece duruşma açılarak hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, ikinci suçtan da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi karşısında, 5271 sayılı CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca ikinci suç yönünden kesinleşen bir mahkumiyet hükmü bulunmadığından, bu karara dayanılarak hükmün açıklanamayacağının gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.